-
1 avuç içi
-
2 avuç içi
уч төбе -
3 avuç içi
n. palm* * *palm -
4 avuç içi
kefa dest -
5 avuç içi
palm (of the hand) -
6 avuç içi bilgisayar
inform Palm m -
7 avuç içi kadar
кро́шечный, с ладо́нь -
8 avuç içi kadar yer
not room to swing a cat -
9 avuç içi ve miktarı
mist -
10 avuç içi kadar
very small, poky -
11 avuç
(bir) avuç (eine) Hand voll;-e avuç açmak um Almosen bitten A;avuç avuç reichlich;avuç dolusu in Hülle und Fülle;avuç içi kadar winzig, klitzeklein;avucunu yalamak das Nachsehen haben;avucunda tutmak in der Hand haben -
12 avuç
горсть (ж) ладо́нь (ж)* * *озвонч. -cu1) ладо́нь2) горсть, при́горшня••- avucunun içine almak
- avucunun içinde tutmak
- avucunun içi gibi bilmek
- avuç içi kadar
- avucum kaşınıyor
- avucuna saymak
- avucunu yalamak -
13 avuç
(hohle) Hand\avuç açmak die Hand aufmachenbir şeyi avcunun içi gibi bilmek ( fam) etw wie seine Westentasche kennenbirini avcunun içinde tutmak jdn in der Hand haben -
14 avuç
",-vcu 1. the hollow of one´s hand; the palm (of one´s hand). 2. (a) handful of, (a) fistful of: bir avuç gümüş a handful of silver. - açmak 1. /a/ to have to ask (someone) for money. 2. to beg, go begging. - avuç 1. a handful to each. 2. by the handful, lavishly. - dolusu 1. handful. 2. plenty of, a lot of. - içi the palm (of one´s hand). -unun içine almak /ı/ to take (someone) into one´s possession, take complete command of. -unun içi gibi bilmek /ı/ to know (a place) like the palm of one´s hand, know thoroughly. - içi kadar 1. very small, skimpy. 2. narrow (place). -unun içinde tutmak /ı/ to have (someone) in the palm of one´s hand. -u kaşınmak to anticipate getting money. -una saymak /ı/ to pay (cash) in hand. -unu yalamak to be left empty-handed." -
15 долоня
avuç içi -
16 ладонь
avuç içi,aya* * *жavuç / el içi; ayaобра́тная / ты́льная сторона́ ладо́ни — elin tersi
(ширино́й) с ладо́нь — el genişliğinde
-
17 ладонь
avuç, avuç içi -
18 not room to swing a cat
avuç içi kadar yer -
19 not room to swing a cat
avuç içi kadar yer -
20 not enough room to swing a cat
avuç içi kadarEnglish to Turkish dictionary > not enough room to swing a cat
- 1
- 2
См. также в других словарях:
avuç içi — is. Elin parmak dipleri ile bilek arasındaki iç bölümü Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller avuç içi kadar … Çağatay Osmanlı Sözlük
avuç içi kadar — pek küçük, dar (yer) Aynı oyunu, avuç içi kadar bir minyatürden seçilmiş bir köşecikle oynuyorlar. B. R. Eyuboğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
avuç — is., cu 1) Elin iç tarafı, apaz, hapaz 2) Elin yarı yumulmuş durumu Buğdayı avucu ile aldı. Birleşik Sözler avuç avuç avuç dolusu avuç içi bir avuç Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller avuç (veya el) açmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
goşam — avuç içi … Beypazari ağzindan sözcükler
aya — avuç içi, aya I, 85, 348 lakap, takma ad, I, 271 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
EMLES — Avuç içi gibi düz ve yumuşak olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
RAHE — Avuç içi, el ayası … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
gısım — avuç içi kadar, az bir miktar … Beypazari ağzindan sözcükler
iç — is. 1) Herhangi bir durumun, cismin veya alanın sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir. Ç. Altan 2) Oyuk şeylerin boşluğu 3) Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta Tahtanın içi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
KEFF — Vaz geçme, el çekme, çekinmek, men etme, imtinâ etmek, sâkit olmak. * Avuç, el, avuç içi. * Nimet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
aya — is. 1) Elin parmak dipleriyle bilek arasındaki iç bölümü, avuç içi 2) Ayak tabanı 3) bit. b. Yaprakların düz ve parlak bölümü Birleşik Sözler el ayası köpekayası yaprak ayası … Çağatay Osmanlı Sözlük